Son 30 yıl içinde popülerlik kazanmıştır. Suyun rahatlatıcı ve sakinleştirici etkisi, annenin hareketlerini ve pozisyon değiştirmesini kolaylaştırmasının yanı sıra kan dolaşımını arttırarak rahim kasının, bu arada bebeğin oksijenlenmesini arttırması ve rahim kasılmalarını daha etkin hale getirmesi söz konusudur. Ayrıca annede stres hormonlarını azaltarak, ağrıyı azaltan endorfin salgılanmasını arttırır. Aynı zamanda perine bölgesi daha elastik ve gevşek hale gelerek epizyotomi ihtiyacını ve yırtık olasılığını azaltır. Bebek açısından bakıldığında ise, 9 ayını amniyotik sıvı içinde geçiren bebeğin benzer bir ortama doğmasının daha az stresli olduğu düşünülmektedir. Bebekler dalma refleksi ile doğmalarına rağmen suda doğum nedeniyle su aspire eden bebekler bildirilmiştir. Ayrıca anne için su embolisi riskinden bahsedilebilir. Suda doğum, bebek kalp atışlarının monitorizasyonunun gerektiği hallerde, annede genital herpes, enfeksiyon, preeklampsi gibi risk faktörlerinin olması halinde önerilmemektedir.